Çınarın Hikayesi, Bölüm – 3

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Çınarın Hikayesi, Bölüm – 3

Çınarın Hikayesi
7 Kardeş, Ablam Nalan (3)

Merdivenlerden aşağıya indiğimde, hep bir ağızdan söylenen, İyiki doğdun çınar, iyiki doğdun,
iyiki doğdun çınar. Ve alkışlar, ıslıklar … Evet hiç yanılmıyorum niyeyse,her seneki seremoni
tekrarlanmasa şaşarım, kaç senedir aynı. Ya bide şaşırtsanız beni ne olur yani.
Büyük yemek masasının sol başından itibaren, teyzelerim Zeynep, Rukiye, Fatma. Hemen
yanlarında dayım Hikmet ve Kasım… Dedem Hamza ve yanında kuzenlerimin bir kısmı.
Anneannem geçen sene kanserden vefat ettiğinden bu sene yok aramızda. Masanın başında
Babam ve Annem. Masanın sağ başından itibaren geriye kalan kuzenler ve Ablalarım.

Annem tarafından bir sürü dayım ve teyzem olmasına karşı, Baba tarafından kimsenin olmaması
her zaman babamı hüzünlendirmiştir. Aslında bir halam varmış, adı Nilay ama Amerikaya okumaya
gittiğinde, Texaslı bir çocukla evlenmek istemiş, Çocuk ailenin tek evladı ve bayağı zengin. fakat
tüm aile karşı çıkmış. Ailesinin razı olmamalarına rağmen onları dinlemeyip evlenince, Dedem
benim senin gibi bir kızım yok artık, diye reddetmiş halamı. Anladığım kadarıyla kocasının ailesi,
petrolcü imiş ama enişte o işi yapmak istememiş ve Las Vegasa otel yaparak oraya yerleşmişler.
Tabi bunlar 30 ile 35 sene felan önceki olan olaylar. Evlendikten bir sene sonra, babamı arayıp
bir Oğlu olduğunu söylediğinde. Babam bi daha bizi arama benim senin gibi bir kardeşim yok.
Zırt pırt arayıp annemide babamıda üzme deyip halamın yüzüne kapatmış. Babaannem ve dedem
ben doğduktan bir sene sonra 6 ay arayla vefat etmişler.

Babam hemi annesi öldüğünde, hemide babası öldüğünde türk konsolosluğu aracılığıyla kardeşine
haber göndertmiş. Belki gelir diye cenazeyi üç gün bekletmiş ,sonrasında defnetmiş. Ama Nilay
halam ne gelmiş,nede haber yollamış. Babamda zaten o olaydan sonra tamamen silmiş halamı.
Babam halamın mirastan payına düşen parayı bir Amerikan bankasına yatırıp, hesap defterini ve
bigilerini yine Türk konsolosluğu aracılığıyla yollamış., Fakat halam mirası kabul etmemiş ve geri
göndererek siz beni 25 sene önce gömdünüz. Sizin hiçbir seyinizi istemiyorum diye sitem edip rest
çekmiş. O gün bu gündürde durumlar aynı.

Bütün bu tezahürattan sonra koşarak annemle babamın yanına geldim. Ablalarım ve kuzenler
hep bir ağızdan iyiki doğdun çınar iyiki doğdun diye tezahürata devam ediyor. Babam elini havaya
kaldırınca herkes sustu. Annem hadi oğlum mumlar iyice eridi, hadi üflede biran önce keselim
pastayı. Sonrada sakın dilek tutmayı unutma diye ikaz etti. Sonunda pasta kesilmiş, herkes beni
tebrik ediyor hediyelerimi veriyordu. Babam tekrar söze girdi. Kusura bakmayın, bu sabah önemli
bir toplantım var. O yüzden birazdan çıkmam lazım. Ama bu gün ailemiz için çok önemli bir gün.
Çünkü nesillerdir, babadan oğula gecen, çok önemli bir geleneğimiz vardır. Alilemizdeki erkek
cocukları 16 yaşına girdiklerinde, artık cocukluk dönemini bitirmiş ve tam bir erkek olmuşlardır.
Bizim için çok önemli olan bu geleneği sürdürürken, Çınarın bu günden itibaren tam bir erkek
olduğunu unutmamanızı sizlerinden rica ediyorum. Esk**en herşey bu kadar modern ve karışık
deyilken. Ailenin erkekleri at binmesi ava gitmesi ve zor işleri yapması için eğitilirmiş. 16 yaşına
girincede tam bir erkek olarak kabul gördüğünden, ilk olarak evlenmek isteyip istemediği sorulur-
muş. Babam cümleyi bitirir bitirmez, herkes gülmeye başladı. Ufak dayım kasım, Çınar kuş
ötüyomu len deyince herkes gülmekten yerlere yattı…

Ama babamın hiç gülmeden, gayet ciddi bir biçimde masanın başında duruyor olması, herkesi
sus pus etti. Babam gayet çiddi bir biçimde, Çınar oğlum şimdi sana söyleceklerimi can kulağıyla
dinlemeni istiyorum. Bak oğlum bu günden itibaren, Benim olmadığım her yerde senin sözün
geçerli olacak. Senin sözün benim sözümün yerine gececek ,her ne kadar benden sonra
Annenizin sözü geçsede, artık senin sözün daha gecerli olacak. Sonra ablalarıma dönerek,
Çınarın sözünden çıkmayacaksınız. Benim olmadığım her yerde onunun sözü gecerli.
Alınmıyacak diyorsa alınmıyacak. Yapılmayacak diyorsa yapılmayacak. Gidilmiyecek diyorsa
gidilmiyecek. Nalan ablam nasıl yani, şimdi diyelimki sen iş gezisindesin ve ben Annemden izin
aldım akşam dışarı çıkmak için. Annem ok çıkabilirsin dedi sonra Çınar yok cıkamassın derse ben
şimdi çıkamıyacak mıyım? Peki kızım ben hepnize şöyle anlatayım. Ben annenle oturuyorum sen
geliyosun bize soruyosun , Akşam arkadaşlarımla dışarı cıkabilirmiyim diye Annem olur kızım
çık diyor. Bende diyorumki hayır kızım çıkamazssın… Sen şimdi annenin sözünümü dinleyeceksin
yoksa benin sözümümü ? Nalan ablam o nasıl söz baba tabiki senin sözünü..! Ben size sabahtan
berli ne anlatıoyorum. Bundan sonra kardeşiniz çınarın sözü benim sözüm demedimmi ..!
Beni hayal kırıklığına uğrattın Nalan. Lafın tamamı ahmağa söylenir deyince, ortalık buz kesti.

Sonra bana dönerek, artık ailemizin ve şirketimizin bütün sorumluluğu benim olduğu kadar seninde
omuzlarında. İnanıyorumki ablalarında bundan böyle sana daha fazla yardımcı olacaklardır.
Artık okuldan sonra, direk şirkete yanıma geleceksin. Şimdi partinin tadını çıkar benim toplantıya
gitmem lazım dedi ve ilk defa bana elini uzattı..! Bayramlarda bile elini uzatmayan yanlızca elimi
sıkarak alnımdan öpen babam elini öpmem için bana uzatıyordu, yıllarca babam beni ablalarımı
sevdiği kadar sevmiyo diye içime atıp dert ettiğim şeyin sebebini biliyordum artık. Babam artık beni
tam bir erkek olarak görüyordu. Sonra kulağıma eğilerek, artık çocuk deyilsin, büyüdün everemmi
seni len dedi, gülerek. Benim artık çıkmam lazım byeee dedi ve gitti.

Babamın çıkmasıyla herkes dağıldı. Bizim tadımız kaçmış kimsenin içinden bir şey yapmak
gelmiyordu. Derken imdadımıza annem yetişti. Annem benim ve Ablalarımın en yakın arkadaşlarını
aramış akşamki party iptal. Parti bir saat içinde terasta başlıyor acele edin hemen gelin diye
çağırmış. Onların gelmesiyle evin havası değişmiş hemen oyunlar oynamaya ve eğlenmeye
başlamıştık.

Sınıf arkadaşım, daha doğrusu çocukluğumdan beri en yakın arkadaşım, dostum ve kankam
hüseyin, çok uzun zamandır aşık olduğum, ama bir türlü cesaret edipte konuşamadığım semayıda
partiye çagırarak bana sürpriz yapmıştı.. Bana bak kanka belki tanırsın felanca sınıfından sema
diyerek resmen kızla beni tanıştırmıştı. Bundan sonra kızla nasıl tanışacam diye kendi kendimi
yiyip bitirmem sonlanmıştı. Ben ne kadar kızla sohbet kurmaya çalışsam kız hüseyinin yanında
bitiveriyodu. Ben kankama hüseyin olum bu kız senden hoşlanıyo galiba..! Baksana ne zaman
konuşmaya çalışsam kız senin dibinde bitiyo. Hüseyin şikerim ben onu şimdi o kimki benim
kankama yüz vermiyecek diye semaya doğru giderken, aceleyle kolundan yakalayıp dur olum
celallenme hemen. Kız haklı, yanında normal olamıyomki amına koyum. Heyecandan elim
ayağıma dolaşıyo, bişey söylemeden ot ot kalıyom kızın yanında. Hüseyin üzülme kanka
‘’hallederiz’’ deyip koluma girip beni kızın yanına doğru sürükledi. Hüseyin sema,, Sema döndü
efendim hüseyin diye kırıtarak cevap verdi. Kankam çınar senden çok hoşlanmış, onun kız
arkadaşı olurmusun ? Tanıştırdığımdan beri teklifi nasıl yapacağını düşünüyor. kız şaşırdı sonrada
bana doğru dönüp kırıtarak imalı imalı ben bi düşüneyim biraz bunu dedi ve diğer kızların yanına
doğru kırıtarak gitti. Ben kankamla kızın arkasından bakarken, hüseyin amına kodumun kevaşesi
gördün demi nasıl götü kalktı. Olum sana diyorum kimsenin götünü kaldırmıyacan …

Kesin şimdi diğer kızlara çınar benden sevgilisi olmamı istedi ama ben onu bakletiyorum. diye
hava atıyo. Ama dur ben onun havasını hemen alırım deyip kızların yanına doğru gitti. Ben kanka
dur diye arkasından. Kanka dur belki kabul edecek. Hüseyin durdu bana döndü kanka bu kız
gercektende senin ayarlarını bozdu. Amına koyum bi kız altı üstü. oda zaten kabul edecek.
Ama dur bak ben ona ne yapıyorum, ben kankamı ona ezdirirmiyim hiç deyip tekrar yürümeye
başladı. Kızların yanına geldiğimizde ikimizde nefes nefese kalmıştık. Hüseyin kızlardan nerimana
doğru dönerek, neriman çınarın kız arkaşı olurmusun sema naz yapıyomuş diye söyleyince herkes
Semaya doğru baktı. Sema birden ne nazı canım ben çınarın teklifini kabul ettimya zaten diye
öne atlamasınmı. Herkes gülmeye başladı. Sema gelip benim koluna girerek gel biz seninle
biraz biraz dolaşalım canım diyerek adeta beni nerimandan uzaklaştırdı. Kendi kendime ben bu
kankamı seviyorum ya dedim.

Artık semayla sevgili olmuştuk, yanlızca okulda görüşüyorduk. Ondada tenefüslerde el ele
tutmaktan öte gidememiştiş. Oysa öylemi diğer cocuklar neler neler anlatıyordu. Okuldan
sonrada ben devamlı şirketteydim. Günler böylece geçiyordu.

Devam edecek.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32